Hobi olarak başladığı bir proje, dünyanın dört bir yanındaki insanlarla iletişim kurma imkanı sağladı. İstanbul'da yaşayan 35 yaşındaki Mehmet Arslan, boş zamanlarını değerlendirmenin peşindeyken bir telsiz istasyonu kurmaya karar verdi. Kısa süre içerisinde, hobi olarak başlayan bu etkinlik onun için uluslararası bir iletişim ağına dönüşerek, 180'den fazla ülkeden amatör radyo operatörleriyle irtibat kurma fırsatını sundu. Telsiz hobby'sinin büyüleyici dünyasına adım atan Arslan, nasıl başladığını ve bu serüvenin getirdiği deneyimleri anlatıyor.
Mehmet Arslan, telsiz iletişim dünyasıyla tanışmasını, eski bir radyo meraklısı olan dedesi sayesinde olduğunu ifade ediyor. "Küçük yaşlarımdan itibaren dedemin eski radyolarıyla oynamak benim için büyük bir keyifti. O dönemde bu merakın nasıl ilerleyeceğini hiç düşünmemiştim," diyor Arslan. Zamanla bu hobi, ileri seviye bir amatör radyo operatörü olmasına zemin hazırladı. İnternette amatör telsiz etkinlikleriyle ilgili birçok kaynak buldukça heyecanı daha da arttı. Arslan, "Baktım ki insanlar evlerinde kadar rahat bir şekilde dünyanın her yerinden insanlarla iletişim kurabiliyorlar; ben de bunu denemek istedim," diyerek o gün aklında oluşan fikri anlatıyor.
Bazı zorluklar ve engellerle karşılaşsa da, Arslan, merakının kendisini daha fazla araştırmaya yönlendirdiğini belirtiyor. İlgisini çeken telsiz modelleri araştırmaya başladı. Araştırmaları esnasında, hemen her seviyeden amatörler için uygun fiyatlı telsiz ekipmanları bulduğu için şaşırdı. "İlk telsizimi eski bir arkadaşımın tavsiyesiyle aldım. Başlangıç seviyesinde bir cihazdı ama benim için harika bir temel oldu,” diyor ve devam ediyor: “Kısa bir süre sonra, kendimi yetersiz hissetmeye başladım ve daha profesyonel ekipmanlar edindim." Yavaş yavaş, ilk başladığı basit telsiz iletişimi bir tutkuya dönüştü.
Arslan, telsiz istasyonunu kurmak için gerekli olan tüm ekipmanları titizlikle seçtikten sonra montaja başladı. "Öncelikle, uygun bir yer seçmeliydim. Evdeki çeşitli alanları değerlendirdim ve sonunda üst kattaki bir odada karar kıldım. Orada hem sessiz hem de rahat bir ortamda çalışabilirim," diyor. Telsiz istasyonu kurulum işlemleri bir hayli detaylıydı. Gerekli her şeyi edindikten sonra, kurulum işlemlerine geçti. Arslan, "Antenimi dışarıya yerleştirip, telsizimi kurduktan sonra ilk denemem çok heyecan vericiydi," diyerek o anki mutluluğunu paylaşıyor.
Evinin arka tarafındaki terasa yerleştirdiği yüksek performanslı anten sayesinde, 180'den fazla ülkeden operatörlerle iletişime geçme imkanı buldu. "Kurulum bittikten sonra, ilk varılan 15 kişiden hemen hemen hepsi farklı ülkelerdeydi. Bir63 yaşındaki adamın Brezilya'dan, bir diğerinin ise Avustralya'dan bağlantı kurması benim için inanılmazdı," diye ekliyor Arslan. Telsiz istasyonu, yalnızca bir iletişim aracı olmanın ötesinde, dünyanın dört bir yanındaki insanlarla kültürel etkileşim sağlayan bir köprü işlevini görüyor.
Böyle bir hobiye sahip olmanın, ona yeni arkadaşlıklar ve paylaşımlar kazandırdığını da vurgulayan Arslan, "Telsiz üzerinden birçok insanla tanıştım ve yaşadıkları ülke hakkında bilgi alışverişinde bulundum. Bu sayede sadece iletişim sağlamakla kalmadım, aynı zamanda yeni kültürler tanıdım,” diye ifade ediyor. Bu deneyim, hem farklı dillerde pratik yapma hem de yeni insanlarla tanışma fırsatı sundu. "Ortak bir ilgi duyduğunuz insanlarla tanışmak her zaman keyiflidir," diyor Arslan ve hikayesindeki insanların da onun için çok değerli olduğunu ekliyor.
Hobi olarak başlayan telsiz istasyonu kurma deneyimi, Mehmet Arslan için eşsiz bir yolculuğa dönüştü. “Dünyanın dört bir yanındaki insanlarla iletişime geçmek, kendimi yalnız hissettiğim anlarda bile bana büyük bir tatmin sağladı,” diyor. Her biri farklı kültürel arka planlardan gelen bu insanların hayatlarına dair paylaştıkları hikayeler, Arslan'ın ufkunu genişletti. Telsiz hobisi, zamanla sadece bir hobi olmaktan çıkıp onu çeşitli sosyal ve kültürel deneyimlerle zenginleştiren bir yaşam tarzı haline geldi.
Özetle, Mehmet Arslan'ın bir hobi olarak başladığı telsiz istasyonu yolculuğu, onu uluslararası bir arkadaşlar ağının merkezine yerleştirdi. Bu deneyim, yalnızca teknik bilgi birikimi sağlamakla kalmadı, aynı zamanda sosyal etkileşimlerini de artırarak onun hayatına renk kattı. Arslan, bu süreçte edindiği arkadaşlık ilişkileri ve paylaşımlar sayesinde, hobi olarak gördüğü bu alanı hayatının vazgeçilmez bir parçası haline getirdi. Gelecek hedefleri arasında daha fazla ülke ile temas kurmak ve/yoksa, bu yolculuğun daha fazla insanla paylaşılabileceği projelerin planlaması yer alıyor. Sonuç olarak, Mehmet Arslan, telsiz iletişiminin sunduğu ilgi çekici deneyimlerle dolu bir hayat sürüyor.