İsrail ve Filistin arasındaki çatışmaların artması, Gazze'deki insan hakları ihlallerini daha da derinleştirmiş durumda.
Sınır kapılarının kapanması, sivil halkın insani yardımlara ulaşmasını engellerken, sağlık hizmetlerinin de kısıtlanması büyük bir insanlık dramına sebep oldu.
Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Komisyonu, Gazze'deki durumu yakından takip ederken, uluslararası toplumdan çözüm bulunması için çağrıda bulunuluyor.
Ancak bu çağrılara rağmen çatışmaların durmaması, Gazze'deki insan hakları krizini daha da büyütüyor.
İnsan Hakları Günü'nün bu acı tablo altında kutlanması, evrensel değerlerin Gazze'de ne kadar çöktüğünün bir göstergesi olarak karşımıza çıkıyor.
Uluslararası toplumun bir an önce harekete geçmesi ve Gazze'deki insan hakları krizine son verilmesi için çaba sarf etmesi gerektiği belirtiliyor.
Ancak çözüm için yapılan tüm çağrılara rağmen, Gazze'deki durumun her geçen gün daha da kötüleştiği görülüyor.
İnsan Hakları Günü'nün Gazze'de gerçek anlamda kutlanabilmesi için uluslararası toplumun bir an önce harekete geçmesi ve çatışmaların sona erdirilmesi gerekiyor.